Bu cümlenin ne kadar bayağı olduğunu düşünüp hiç kullanmak istemesem de birazdan anlatacağım şeyleri betimlemek için başka bir cümle bulamıyorum.
“Bir kitap okudum ve hayatım değişti.”
Miguel Ruiz, su gibi akıp giden 4 anlaşma adlı kitabında, üzerine uzun uzun düşünmemiz gereken konuları ele alıyor. Biz bu kitabı okuma grubumuz ile okuyup üzerine uzunuzun konuştuk, hayatımızdan örnekler verdik, birinin bir problemi olduğunda bu kitaba geri döndür. “Varsayma” dedik, “Kişisel Algılama” dedik. Bense bu kitabı daha çok özümsemek, hayatıma geçirmek için benim için en iyi öğrenme yolu olan yazmayı kullanmak istedim.
Özellikle alışkanlıklar üzerine konuştuktan sonra bu kitabı ele almamım nedeni ise burada bahsedilen her konuyu alışkanlık haline getirmemiz gerektiğini düşünmem.
Yazar hakkında kısa bir bilgi vermek gerekirse. Ruiz, Meksika kırsallarında şifacı (currendera) bir anne ve şaman (nagual) bir dede ile büyüdükten sonra bu yaşantıyı geride bırakmak istiyor ve tıp fakültesinde okumak üzere evden uzaklaşıyor.
1970’li yıllarda, ölümle sonuçlanabilecek feci bir kaza geçiriyor. Ve bu kaza hayata bakış açısını tamamen değiştiriyor çünkü bu korkunç kazadan hiç yara almadan çıkıyor ve açıklayamadığı bir spiritüal deneyim yaşıyor. Bu anlık aydınlanma sonrası, ailesinin gittiği yoldan, Toltek bilgiliğini deneyimlemek ve yaymak üzere nagual olarak çalışmalara başlıyor.
Zihnimiz, Tolteklerin mitote dediği bir sistir. Zihnimiz bin insanın aynı anda konuştuğu ve hiç kimsenin birbirini anlamadığı bir rüyadır. İnsan zihni budur, büyük bir mitotedir ve gerçekte ne olduğunu göremezsiniz.
M. RuIz
Toltek bilgeliği, gerçekliğin ortak bir rüya olduğunu söyler. Bizlerin ise kültür, din ve aileyi kapsayan bir rüyanın içinde doğduğumuzu ve bu algı sisleri (mitote) içinde bu rüyaya karşı gelmeden yaşayıp gittiğimizi savunur.
“Birlikte yaşadığımız insanlar, kültürlerine özgü sosyal, dini, ahlaki kurallar dahil, epeyce bilgi sahibidirler. Dikkatimizi yakalar, bilgiyi aktarır, ve bize kendileri gibi olmayı öğretirler. Nasıl bir kadın ya da erkek olacağımızı içinde doğduğumuz toplum doğrultusunda öğreniriz.”
M. RuIz
İnsan Evcilleştirmesi
Ruiz, bu sürece “insan evcilleştirmesi” diyor ve bu algı sislerini aralamak ve dünyaya gelmeden önce kurulmuş bu anlaşmalara başkaldırmak üzere sesleniyor bize. Eğer bu anlaşmaların farkında olursak hayatımızı kontrol edebileceğimizi söylüyor.
- Sözün kusursuz olsun
- Kişisel algılama
- Varsayımda bulunma
- Elinden gelenin en iyisini yap
Çok basit tavsiyeler değil mi? Ama gerçek hayata geldi mi, uygulaması da işte bir o kadar zor.
En en kötüsü de, öğrendiklerimizi kimsenin bize zorlamadığı anlardır çünkü yarattığımız bu imgelerin gerçek olduklarına inanırız. Kimsenin bizi evcilleştirmesine gerek kalmaz, çünkü kendi ceza, ödül sistemimizle kendi kendimize yaparız bunu.
Reddedilme korkusu yeterince iyi olmama korkusuna dönüşür ve kusursuzluk denilen şeyi aramak üzere dökülürüz yollara. Kusursuzluk, olmayı dilediğimiz ama olamadığımız bir sis perdesine dönüşür ve yargılarız kendimizi.
- Beni sevse gelirdi.
- Hayat çok zor ve çok mutsuzum.
- Haksızlık bu.
- Bana hep yalan söylüyor.
- Beceriksizin biriyim, ne yapsam elime yüzüme bulaşıyor.
Sevgiyi başkasının kollarında ararız çünkü dışımızda bir yerde olduğuna inandırılmışızdır.
Mutluluğu, satın aldığımız bir nesnede görmek isteriz çünkü mutluluk ulaşılacak bir hedef olarak önümüze serilmiştir.
Yollar ulaşılacak bir hedeften ibarettir, varıp varmamaktır önemli olan, yolculuk değildir.
Adaleti mahkeme salonlarında, bir kişisinin ağzından dökülecek sözlerde ararız çünkü içimizde adalet yoktur.
Gerçeği başkalarının kelimelerinde ararız, çünkü gördüklerimiz, duyduklarımız, hissettiklerimiz yetmez bize.
Hakikat nesneldir ona bilim deriz, hakikat özneldir ona sanat deriz.
Hakikat içimizde değil, dışımızda bir yerdedir tüm ömrü, onu bulmaya çalışarak geçiririz.
Zihnimizden, yanlış anlaşmalara dayalı mitotemizden bağımsız hale gelmek, sisler içinde bir dağa tırmanmak kadar zordur ama alışkanlık haline getirince sürdürmek çok kolaylaşır. Önce tüm bu sislerin farkında olmak gerekir.